Roma İmparatorluğu


Haber bülteni üyeliği



Ziyaret Bilgileri

[ Per, 21 Kas 2024 ]
Toplam 23 ziyaret
21 benzersiz ziyaretçi

roma-imparatorlugu » Konstantin hanedanı (305-363)

Konstantin ve oğulları

Tetrarşi 25 Temmuz 306'da Constantius Chlorus'un ölümüyle sona erdi. Constantius'un Eboracum'daki askerleri ve oğlu Konstantin'i hiç vakit kaybetmedenAugustus ilan ettiler. 306'nın Ağustos ayında Galerius Severus'u Augustus pozisyonuna atadı. Roma'da ise Maximianus'un oğlu Maxentius 28 Ekim 306'daAugustus ilan edildi. Maxentius'u prateor muhafızı desteklemişti. Bu durumda imparatorluğun beş yöneticisi olmuştu. Dört Augustus (Galerius, Konstantin, Severus ve Maxentius) ve bir Sezar (Maximinus).

307 yılında Maximianus oğlu Maxentius'un yanında Augustus mevkine döndü. Böylece imparatorluğun yönetici sayısı altıya çıkmış oldu. Galerius ve Severus İtalya'ya Maximianus ve Maxentius'un üzerine sefere çıktılar. Severus 16 Eylül 307'de Maxentius tarafından öldürüldü. İtalya'daki iki Augustus Konstantin'i Maximianus'un kızı ve Maxentius'un kızkardeşi Fausta ile evlendirerek Konstantin ile ittifak kurdu. 307 yılı sonunda imparatorlukta dört Augustus (Maximianus, Galerius, Konstantin ve Maxentius) ve bir Sezar vardı.

311 yılında Galerius Hıristiyanlara yönelik zulme resmen son verdi ve Konstantin 313 yılında Milano fermanıyla Hıristiyanlığı yasal hale getirdi.

Konstantin'in ölümünün ardından imparatorluk üç oğlu arasında bölündü. Batı en büyük oğlu II. Constantinus ve en küçük oğlu Constans arasında paylaşıldı. Doğu ise Konstantinopolis de dahil olmak üzere II. Constantius'un oldu.

II. Constantinus 340 yılında en küçük kardeşi ile girdiği çatışmada öldü. Constans ise ordunun Augustus ilan ettiği Magnentius ile girdiği çatışmada 18 Ocak 350tarihinde öldürüldü. Magnentius'a ilk muhalefet Roma'da kendini Augustus ilan etmiş olan Constans'ın baba tarafından kuzeni Nepotianus'tan geldi. Nepotianus annesi Eutropia ile birlikte öldürüldü. Diğer kuzeni Constantia, Vetriano'yu Magnentius'a karşı kendini Sezar ilan etmeye ikna etti. Vetriano 350 yılının 1 Mart'ından 25 Aralık'a kadar kısa bir süre başta kaldı. Daha sonra meşru Augustus Constantius tarafından çekilmeye zorlandı. Mütegallibe Magnentius Constantius ile çatışma halinde 353 yılına kadar batıda hüküm sürmeye devam etti. En son yenilgisinin ardından intihar etti ve böylece Constantius yegane imparator konumuna geldi.

Ancak 360 yılında Constantius'un yönetimine yeniden muhalefet geldi. Constantius baba tarafından kuzeni ve üvey kardeşi Julianus'u 355 yılında batının Sezar'ı ilan etmişti. Sonraki beş yıl boyunca Julianus aralarında Alamanların da bulunduğu istilacı Germen kabilelere karşı bir dizi zafer kazanmıştı. Bu sayede Ren sınırını güvenlik altına almış ve muzaffer Galyalı askerleri boşta kalmıştı. Constantius o sırada Pers hükümdarı II. Şapur'a karşı başarısız giden harekâtında ordusunu güçlendirmek için Julianus'un askerlerinin doğuya gönderilmesini emretti. Bu emir üzerine Galyalı askerler ayaklandı. Julianus'un Augustus ilan ettiler. Gerek Constantius, gerekse Julianus bir iç savaşa hazır değildi. Constantius'un 3 Kasım 361'de ölmesi bu savaşın yaşanmasını engelledi.

 

Julianus ve Jovianus (361-364)

Julianus iki yıl boyunca tek başına hüküm sürdü. Yıllar önce Hıristiyan olarak vaftiz edilmişti ancak kendisini Hıristiyan olarak görmüyordu. Hükümdarlığı döneminde amcası ve üvey babası Konstantin ve kuzenleri ve üvey kardeşleri II. Constantinus, Constans ve II. Constantius tarafından paganlığa getirilen kısıtlamalar ve cezalandırmalar kaldırıldı. Aksine Hıristiyanlığa yönelik benzer kısıtlamalar ve gayri resmî cezalandırmalar getirildi. 362 yılında pagan tapınakları yeniden açıldı ve tapınak mülkleri yeniden tesis edildi. Önceden sürgüne gönderilmiş olan Hıristiyan piskoposlar geri çağrıldı. Geri gelen Ortodoks ve Ariusçupiskoposlar sürtüşmelerine kaldıkları yerden devam ettiler ve bu da kiliseyi büsbütün zayıflattı.

Julianus'un kendisi geleneksel bir pagan değildi. Kişisel inançları büyük ölçüde neoplatonizm ve antik Yunan ayinlerinden oluşuyordu. Rivayete göre Büyük İskender'in reenkarnasyonu olduğuna inanıyordu. İnançlarını anlatan felsefe çalışmaları yapmıştı. Ancak kısa süreli paganizmi diriltme çabaları ölümüyle sona ermiştir. Julianus II. Şapur ile olan savaşa devam etmiştir. Savaşta ölümcül bir yara almış ve 26 Haziran 363 günü ölmüştür. Gibbon'ın Roma İmparatorluğu'nun Gerileyiş ve Çöküş Tarihi kitabına göre okla ölümcül bir yara aldıktan sonra kampına götürülmüş ve burada bir veda konuşması yapmış ancak bu konuşmada bir vâris göstermeyi reddetmiştir. Ardından generalleriyle ruhun doğası üzerine tartışmış, ardından bir bardak su istemiş, suyu içtikten kısa süre sonra da ölmüştür. Döneminin pagan kaynakları tarafından bir kahraman, Hıristiyan kaynakları tarafındansa hain olarak gösterilmiştir. Gibbon Julianus'tan olumlu bahsetmiştir. Çağdaş tarihçiler kendisini tartışmalı biri olarak görür.

Julianus'un hiç çocuğu yoktu ve bir vâris de göstermemişti. Subayları biraz muğlak bir subay olan Jovianus'u imparator seçtiler. Perslere Trajan döneminde kazanılan toprakları bırakan antlaşmayla tanınır. Hıristiyanların imtiyazlarını geri vermiştir. Hıristiyan kabul edilmesine karşılık inançları ile ilgili çok fazla şey bilinmemektedir. 17 Şubat 364 günü ölmüştür.


Bu sayfaya henüz yorum yazılmadı.





Editör Bilgileri

Editör


Editöre Ulaşın

En Son Eklenenler

x-isini-pulsari
yaz-ucgeni
yerel-kabarcik
yildizlar-arasi-yolculuk
zhai-zhigang
avusturya-uzay-ajansi
birlesik-krallik-uzay-ajansi

Uzerine.com Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa | Gizlilik Sözleşmesi | Üye Girişi